DOLAR

32,1302$% -0.01

EURO

35,1243% 0.02

STERLİN

41,0498£% -0.56

GRAM ALTIN

2.223,19%-0,49

ÇEYREK ALTIN

3.952,00%1,37

BİTCOİN

2100097฿%-5.39931

ETHEREUM

111198Ξ%-6.99546

Öğle Vakti a 13:18
İstanbul AZ BULUTLU
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
Murat Güner

Murat Güner

10 Mart 2024 Pazar

    Hain Kumpas Çöktü Beraat Kararı Verildi.

    Hain Kumpas Çöktü Beraat Kararı Verildi.
    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL

    1 Nisan 2021 sabahında ‘’Ankara’da dev suç örgütü operasyonu’’ haberleriyle gündeme
    bomba gibi düşen ve ‘’ TR-STS SAVUNMA HARP VE HAVACILIK A.Ş.Şirketi ve Şirketin Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü HÜSEYİN MESUT ALVER , Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdür Yardımcısı SERKAN YILDIRIM ve diğer şirket çalışanlarının haklarında ileriye sürülen tüm iddialar Ankara 1.Ağır Ceza Mahkemesi tarafından haklarında beraat kararı verilerek suçsuzlukları ispatlandı.

    Silahlı Suç Örgütü Liderliği, Silahlı Yağma ve Dolandırıcılık suçlarından TR-STS isimli firmanın Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Mesut Alver, yönetim kurulu üyesi Serkan Yıldırım ve bazı çalışanları ile 7 kişinin yargılandığı uzun soluklu davada sunulan iddiaların ASILSIZ olduğu gözler önüne serildi ve 14 ŞUBAT 2024 tarihindeki karar duruşmasında dosyada yargılanan tüm sanıklar hakkında BERAAT KARARI verilirken aynı zamanda mahkeme ilgili şikayetçiler hakkında da SUÇ UYDURMAKTAN RE’SEN Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu .

    BESLE KARGAYI OYSUN GÖZÜNÜ !

    Tübitak’ta çalışan Sayıştay eski Başkanının mühendis oğlu ve üç arkadaşı, kendilerine
    TÜBİTAK SAGE de çalıştıkları dönemde TR-POD isimli bir firma kurarak Tübitak Sagenin
    projesi olan ve kendilerinin Tübitak Sage de mühendis olarak bu projenin bir parçasında
    çalıştıkları EHE-POD projesini akıllarınca dışarıdan Tübitak sageyi kendilerinden hizmet
    alımına mecbur bırakmak maksadıyla kurdukları şirketin Tübitak Sage tarafından tespit
    edilmesi sonucunda haklarında soruşturma açılmış ve iş akitlerine son verilmesi aşamasında istifa etmişler sonrasında ise, Seyit Ahmet Baş’ın bizzat Hüseyin Mesut Alver’den rica etmesi neticesinde TR-STS şirketi bünyesinde işe alınmışlar.
    Şirket bünyesinde görev yaptığı anlaşılan Sayıştay eski Başkanı’nın oğlu ve üç arkadaşı ;
    ‘’maaşlarımızı önceki iş yerimize göre eksik alıyoruz, sigortamızı yapmadılar, aşırı disiplin var , ciddiyet var ” gibi iddialar ile şikayetçi olmuş ve ardından deyim yerinde ise KARAKOLUN BİLE İFADE ALMAYA İMTİNA EDECEĞİ İŞ DAVASI NİTELİĞİNDEKİ BİR İDDİA İLE NE HİKMETSE BÜYÜK BİR OPERASYON YAPILMIŞ .
    Ardından o donemde 7 kişilik kurmaca bir suç örgütü oluşturulmuş ve ALVER – YILDIRIM 7 ay tutuklu kalmıştır.
    Bu süreçte şikayetinden vazgeçen mühendisler ‘ Biz yanılgılya düştük , yanlış anladık ‘ gibi
    ifadeler ortaya koymuşlardır .
    Suç örgütü liderliği, Silahlı yağma ve dolandırıcılıkla suçlanan Alver’in savunmasında dikkat
    çeken ifadeler yer aldı. Mehmet Zahit Baş’ın babasının eski Sayıştay Başkanı olduğunu
    vurgulayan Alver, “anlatılanların beyanlardan ibaret iddialar olduğu aşikardır, zira iddia
    ettikleri gibi kendimizi Savunma Sanayi Başkanlığına bağlı olarak tanıtmış olsaydık ya da ima etmiş olsaydık, devletin en önemli makamını işgal eden Sayıştay Başkanı bunu hemen
    öğrenebilecek bir konuma sahiptir. Tüm kamu kurum ve kuruluşlarını denetleyen bir
    makamın bu konuda kandırılması inandırıcılıktan öte komiktir. Bizim art niyetimiz söz konusu ise neden devletin üst düzey bürokratları ve çeşitli devlet erkanı bizleri ziyarete gelmiştir.
    Ayrıca biz dolandırıcı ve suç örgütü isek Sayıştay Başkanı niçin oğlunu ve üç arkadaşını,
    birlikte yediğimiz bir yemek sırasında yanımıza almamız konusunda ricacı ve ısrarcı olmuştur.
    Haricen şahsıma defaatle mesajlar ile oğlumu ve arkadaşlarını ile al tarzında telkin ve öneri
    sunmuştur . Mehmet Zahit Baş ve beraberindeki mühendisleri benim tanımam mümkün
    değildir, babası Seyit Ahmet Baş bizi tanıştırmıştır. Sayıştay Başkanının tanımadığı birinden
    oğlunu işe almasını istemesi hayatın olağan akışına aykırıdır. Bunun ispatını mahkemenize
    delil olarak da sunduk . TR-POD konusunda kendi masraflarını karşılayamadıkları için
    hisselerinin %60’ını kendi istekleri ile devretmişlerdir. Sayıştay Başkanının devrede olduğu bir işte, kim zorla hisseleri kendi bünyesine geçirebilir, inandırıcılıktan uzaktır ki zaten firmaları tabela firması ve hiçbir geliri projesi olmayan bir firmadır. Sigorta konusu ise, şirketin iştirakçisi oldukları için kendilerine sigorta yapılması namümkündür. Bağkurlarını yapmaları gerekirdi, nitekim sigorta yapılması gerektiği halde yapılmamış olsaydı dahi bu iş
    mahkemesinin konusu olmalı değil miydi?”

    ŞİKAYETTEN VAZGEÇİLMİŞ!

    Mahkemede Sayıştay eski Başkanı Seyit Ahmet Baş’ın oğlu Mehmet Zahit Baş başta olmak
    üzere müştekilerin iddialarını hatırlayamaması ve çelişkili ifadeleri dikkat çekti . Önce
    şikayetten vazgeçerken ‘ Biz yanlış anladık , yanılgıya düştük , maddi anlaşmazlıklar oldu ‘ gibi ifade beyanlarını yalanlayarak 30 ay sonra mahkemede ‘ Avukatımız yazmış , bilgimiz yok ‘ gibi çelişkili ifadelerde bulundular . Ardından Alver ve Yıldırım’ın avukatlarının çapraz
    sorularına da yine birbirinden farklı ve sadece beyana dayalı söylemlerde bulunarak ortaya
    koydukları iddiaların ASILSIZ olduğunu netleştirdiler.

    HUSUMETİN SEBEBİ ?

    Hüseyin Mesut ALVER ve Serkan Yıldırım , yönetim ofislerinde faaliyet gösterdikleri sırada kendilerine gelen ismini bilmediğimiz bir kaynak tarafından , Mühendislerden Murat Çelik ve Yusuf Elmas isimli kişilerin birinci derece aile fertlerinde FETÖ ÜYELİĞİ , DARBEYE TEŞEBBÜS gibi suçlarda hükümlü kişiler olduğu bilgisi sonucunda , MİLLİ DURUŞ sergileyen Hüseyin Mesut ALVER ve Serkan YILDIRIM derhal Murat Çelik ve Yusuf Elmas’ı yanına çağırıp durumu sormuş ardından mühendisler samimi ikrarda bulununca da mühendisler ile yollarını ayırmak istemişler . Bu durumu o dönemin Sayıştay Başkanı Seyit Ahmet Baş’a anlatan ALVER VE YILDIRIM, müteber görülmemiş ve kendilerine cephe oluşturmuşlardır.
    Her ne hikmetse o süreçte Hüseyin Mesut ALVER ve Serkan YILDIRIM ‘ın fotoğrafı FETÖ
    TERÖR ÖRGÜTÜ MENSUBU OLARAK ARANAN VATAN HAİNİ EMRE USLU tarafından twitterda
    paylaşılmış ve İFŞA EDİLMEK SURETİYLE TERÖR ÖRGÜTLERİNİN HEDEFİNE KONULMUŞTUR.
    Bu twit sonrası Hüseyin Mesut ALVER ve Serkan YILDIRIM Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Savcılığına FETÖCÜ HAİN TERÖRİST Emre Uslu hakkında suç duyurunda bulunmuşlar . Bu süreçlerin Alver ve Yıldırım’ın mühendisleri kovması ile denk gelmesi kafa karışıklığına sebebiyet vermiştir.

    HÜSEYİN MESUT ALVER VE SERKAN YILDIRIM’I MİLLİYETÇİLİĞİNDEN DE VURMUŞLAR !

    TR-STS öncesi STS firmasında yönetici olan Hüseyin Mesut Alver ve Serkan Yıldırım,2020
    senesinde Azerbaycan – Ermenistan savaşı olduğu sırada Ermenistan’a silah satan Sırbistan’ın KRUSNIK Firması ile anlaşma masasına oturan şirket sahibi Ömür Yalçın’a tepki göstermesi ve o firma ile yapılacak tüm anlaşmaları engelleyerek görevinden istifa etmesi sonucu ters düştüğü şirket sahibini de emniyet görevlileri telefonla arayarak şikayet dosyasına eklemişler.
    Emniyet tarafından aranarak ısmarlama sonucu dosyaya müşteki toplanması mahkeme
    heyetinin gözünden kaçmadı. Alver ve Yıldırım’ın milliyetçi bir tavırla yapmış olduğu bu
    savunma ve ‘’bugün olsa yine aynı şekilde davranırız , Azerbaycan Türkü kardeşlerimize
    kurşun sıkan kim olursa olsun ezer geçeriz, bundan pişman değiliz, bunun için bir ceza
    alacaksak da bizim için şeref olur, Türk Milleti Sahipsiz DEĞİLDİR ’’ ifadeleri mahkemeye
    katılan izleyiciler tarafından takdir topladı.

    YAĞMA ŞİKAYETİNİN ALTINDAN BORÇ BATAĞINA BATMIŞ İFTİRACI BİR FİRMA SAHİBİ ÇIKTI

    Basın yayın organlarında çıkan savunma sanayi firmalarına çöktüler, baskı yoluyla para aldılar ,tehdit ederek vurgun yaptılar ve firmaları dolandırdılar gibi haberlerin altının tamamen boş olduğu bu yönde hiçbir şikayetçinin olmadığı ortaya çıktı.
    Bu tür şikayetlere konu ettikleri Aycan Karban isimli elektrikçiye Serkan Yıldırım’ın geçmişte maddi ve manevi yardımcı olduğu fakat Aycan Karban’ın Serkan Yıldırım’dan aldığı borç paraları ödemediği ve çeşitli bahaneler ile sürekli oyaladığı kendisinin operasyondan 2 yıl öncesinden Serkan Yıldırım tarafından zaten icra takibine verildiği ve Serkan Yıldırım’ın Aycan Karbana İcra takibinde 41.sırada olduğu ve Aycan Karban’ın borçtan kurtulmak için yalan ifade verdiği kendisinin mahkemeye sunduğu ifade metninde de ekonomik buhranda olduğumdan dolayı İFTİRA ettim dediği ayrıca emniyette oluşturulmuş olan teşhis raporlarındaki şahıslarıda hayatında hiç görmediğini söylediği görüldü. Mahkemede ifade veren tanık ve Whatsapp yazışmalarıda Aycan Karbanın iftirasını ortya çıkardı. Mahkeme heyeti karar duruşmasında Aycan KARBAN hakkında SUÇ UYDURMAKTAN Cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulundu.

    GÖZALTI SÜRECİNDE HÜSEYİN MESUT ALVER VE SERKAN YILDIRIM ALEYHİNDE TWEET ATAN İSİMSİZ TWITER HESAPLARININ GAYRİ MİLLİ VE PROVAKATÖR HESAPLAR OLDUĞU BAZILARININ YÖNETİCİLERİNİNDE SÜREÇ İÇERİSİNDE TUTUKLANDIĞI GÖRÜLDÜ.

    Hüseyin Mesut ALVER ve Serkan YILDIRIM hakkında asılsız twitler atarak algı operasyonu yaratan Militer Doktrin gibi hesap sahipleri yakın zaman içerisinde gayrı milli faaliyet yürüttükleri gerekçesiyle göz altına alındı . Bu süreçte MİLLİ VE YERLİ DİK DURUŞLARINDAN ödün vermeyen Hüseyin Mesut ALVER ve Serkan YILDIRIM’ın kendilerini aklayacak ve suçsuzluklarını ispat edecek delilleri FEZLEKEYE EMNİYET TARAFINDAN KONULMAZ İKEN , ALEYHTE yine benzer bir hesap olan ve ülkenin milli menfaatlerine aykırı paylaşımlar yapan bir twitter hesabını müteber sayıp komik bir şekilde DELİLMİŞ gibi fezlekeye eklemeleri OPERASYONUN taraflı ve planlı bir İTİBAR SUİKASTİNE YÖNELİK OLDUĞU ihtimalini düşündürüyor .
    3 senelik itibar suikastı sonunda AKLANAN Hüseyin Mesut ALVER ve Serkan YILDIRIM
    mahkeme salonunda beraat aldıklarından sonra ki ifadesinde ‘ Bizler Medrese-i Yusufiye ile
    sınandık ancak Hak yerini buldu . Bu ülkenin bizlere bizim gibi insanlara ihtiyacı var . Zalimler zulüm etti diye MAZLUM YENİLMEZ . Daha güçlü daha istikrarlı bir şekilde kaldığımız yerden ÜLKEMİZE HİZMET ETMEYE DEVAM EDECEĞİZ . Bizi ne FETÖ ne de benzer yapılar yıkamaz bu ülke dualarla şehitlerimizin kanı ile alındı , bizim bunlara vereceğimiz zerre bir şey dahi olamaz . Zindanlar , zulümler , suikastler ASİL TÜRK MİLLETİNİ YIKAMAZ , ALLAH İNANANLARLA BERABERDİR . NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE ! ‘’ diyerek adliyeden ayrıldı.

    Devamını Oku

    Microsoft, OpenAI’nin Fransız rakibi Mistral AI ile ortaklık kurdu

    Microsoft, OpenAI’nin Fransız rakibi Mistral AI ile ortaklık kurdu
    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL

    Microsoft, OpenAI'nin Fransız rakibi Mistral AI ile ortaklık kurdu

    ABD’li teknoloji devlerinden Microsoft, OpenAI’nin Fransız rakibi Mistral AI ile yeni ortaklık kurduklarını duyurdu.

    Şirketten yapılan açıklamada, yeni ortaklığın Mistral AI’nın Azure’un son teknolojiye sahip yapay zeka altyapısına erişmesini sağlayarak yeni nesil büyük dil modellerinin geliştirilmesinin ve dağıtımının hızlandırmasını sağlayacağı belirtildi. Açıklamada, yeni ortaklık kapsamında Mistral AI’nın yapay zeka modellerinin Azure bulut bilişim platformu aracılığıyla kullanıma sunulacağı ifade edildi. Microsoft’un küresel yapay zeka inovasyonunu ve büyümesini desteklemeye kararlı olduğu vurgulanan açıklamada, Mistral AI ile olan ortaklığın, güvenilir ve emniyetli yapay zeka sistemleri ve ürünleri oluşturmaya yönelik ortak taahhüdü üzerine kurulduğu kaydedildi.

    Devamını Oku

    BM: Gazze’de 7 Ekim’den bu yana 161 BM çalışanı öldürüldü

    BM: Gazze’de 7 Ekim’den bu yana 161 BM çalışanı öldürüldü
    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL

    BM: Gazze'de 7 Ekim'den bu yana 161 BM çalışanı öldürüldü

    Birleşmiş Milletler (BM), İsrail’in 143 gündür saldırılarını sürdürdüğü, halkı zorla aç ve susuz bıraktığı Gazze Şeridi’nde 161 BM çalışanının öldürüldüğünü duyurdu.

    BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisinin (OCHA) yayımladığı raporda Gazze’deki duruma ilişkin bilgi verildi. İsrail’in saldırılarına işaret edilen raporda, “7 Ekim’den bu yana Gazze’de 161 BM çalışanı öldürüldü. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, 7 Ekim 2023 -12 Şubat 2024 tarihlerinde sağlık hizmetlerine yönelik 378 saldırı gerçekleşti, 98 sağlık kuruluşu ile 98 ambulans etkilendi.” ifadesi kullanıldı. Raporda, “BM Nüfus Fonu (UNFPA) Gazze’de yeni doğan bebeklerin, annelerinin doğum öncesi veya doğum sonrası sağlık kontrolüne gidememesi nedeniyle hayatını kaybettiğini, kesintisiz bombardımanlar, güvenlik arayışıyla kaçma ve endişenin erken doğumlara yol açtığını bildiriyor.” ifadesine yer verildi. BM Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı UNRWA verilerine değinilen raporda, yerinden edilmiş Filistinlilerin sığındığı barınaklara saldırıların sürdüğü belirtildi. Raporda, 24 Şubat’a kadar Gazze’deki UNRWA tesislerine sığınan en az 403 yerinden edilmiş Filistinlinin öldürüldüğü, 1385’inin de yaralandığı kaydedildi.İsrail ordusunun 143 gündür saldırılarını sürdürmesinin yanı sıra insani yardımların girişini engellemesi nedeniyle yaklaşık 2,3 milyon nüfuslu Gazze Şeridi’nde insani bir felaket yaşanıyor. Başta BM’ye ait kuruluşlar olmak üzere uluslararası çevreler, çoğu hastanenin hizmet dışı kaldığı, tıbbi malzeme eksikliğinin yaşandığı, açlık, susuzluk ve hijyen malzemeleri eksikliğinin tetiklediği hastalıklar nedeniyle Gazze’de ateşkes ilan edilmesi ve bölgeye insani yardımların girişinin artırılması çağrısında bulunuyor. Uluslararası Adalet Divanı’nın 26 Ocak’ta İsrail’e karşı hükmettiği ihtiyati tedbir kararları arasında Gazze’de insani yardıma erişimin sağlanması yer almasına rağmen, şubat ayında Gazze’ye giren yardımın ocak ayına oranla yarı yarıya düştüğünü belirtiyor. UNRWA Genel Komiseri Philippe Lazzarini, şubat ayında Gazze’ye giren insani yardımın önceki aya göre yüzde 50 oranında azaldığını belirtmiş, “Çaresiz yaşam koşullarındaki 2 milyon Filistinlinin artan ihtiyaçlarını karşılamak için yardımların azalması değil artması gerekiyordu.” açıklamasını yapmıştı.İSRAİL’İN GAZZE’Yİ İŞGALİ Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, “Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlere yönelik sürekli ihlallere karşılık verme” gerekçesiyle İsrail’e 7 Ekim 2023’te kapsamlı saldırı düzenledi. İsrail, 7 Ekim’deki saldırılarda 1200 İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin de yaralandığını açıkladı. İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda en az 12 bin 660’ı çocuk, 8 bin 570’i kadın olmak üzere 29 bin 782 Filistinli öldürüldü, 70 bin 43 kişi yaralandı. Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor. İsrail ordusu, Gazze Şeridi’ne saldırılarının başladığı 7 Ekim’den bu yana 240’ı karadan işgal sürecinde olmak üzere 580 askerinin öldürüldüğünü duyurdu. Çatışmalara 24 Kasım 2023’te 4 günlüğüne verilen ve daha sonra 3 gün daha uzatılan “insani ara”da 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakıldı. Öte yandan İsrail, binlerce Filistinliyi alıkoyup hapsetmeye devam etti. İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te de 7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail güçleri ile yasa dışı Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 406 Filistinli hayatını kaybetti. İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 8 Ekim 2023’ten bu yana yaşanan çatışmalarda 212 Hizbullah mensubu, 11 Emel mensubu, 12 Filistin İslami Cihad Hareketi ve 12 Hamas Hareketi mensubunun yanı sıra 43 Lübnanlı sivil, 1’i asker 2 Lübnan güvenlik görevlisi, 6 İsrailli sivil ve 11 İsrail askeri hayatını kaybetti.

    Devamını Oku

    Biden ve Trump, aynı gün Meksika sınırını ziyaret edecek

    Biden ve Trump, aynı gün Meksika sınırını ziyaret edecek
    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL

    Biden ve Trump, aynı gün Meksika sınırını ziyaret edecek

    ABD’de 2024 başkanlık seçimlerine giden süreçte gittikçe kızışan oy toplama yarışında sıra sınır güvenliği konusuna geldi. ABD Başkanı Joe Biden ve eski Başkan Donald Trump’ın, aynı gün Meksika sınırında bulunan Texas eyaletine ziyaret gerçekleştireceği bildirildi.

    Beyaz Saray Basın Sözcüsü Karine Jean-Pierre, basın toplantısında, gazetecilere açıklamada bulundu. Jean-Pierre, Biden’ın Sınır Devriyesi yetkilileri, kolluk kuvvetleri ve yerel liderlerle görüşmek üzere Texas’ın Brownsville kentini perşembe günü ziyaret edeceği ve Cumhuriyetçilere sınır güvenliği konusunda anlaşmaya varmaları yönünde baskı yapacağı bilgisini paylaştı. “SAMİMİYETSİZ GİRŞİM” Cumhuriyetçi kampanya ekibince yapılan açıklamada da Biden’ın ziyaretinin, daha önceden duyurulan Trump’ın ziyaretiyle aynı güne denk getirilmesinin “samimiyetsiz girişim” olduğu belirtildi. Biden ve Trump’ın, Texas’ta aynı güne denk gelen ziyaretlerinin, 2024 başkanlık seçimlerine giden süreçte, “Demokratlarla Cumhuriyetçiler arasında sınır güvenliği üzerinden oy toplama yarışının kızışacağı” şeklinde yorumlandı.“EN BÜYÜK SINI DIŞI ETME OPERASYONUNU BAŞLATACAĞIZ” Biden’ın gezi planının açıklanmasının ardından Trump, kendine ait sosyal medya platformu Truth Social’da, düzensiz göçmenlerin ABD’de karıştığı bazı suçlara işaret ederek, “Başkanınız olduğumda, derhal sınırı kapatıp istilayı durduracağız ve ilk günden, yasa dışı göçmen suçlulara yönelik Amerikan tarihindeki en büyük sınır dışı etme operasyonunu başlatacağız.” paylaşımında bulundu. Cumhuriyetçilerin başkan aday adayı Trump’ın kampanya ekibi, önceden eski Başkan’ın 29 Şubat Perşembe günü Meksika’dan en yoğun düzensiz göçmen girişinin yaşandığı Eagle Pass kentine ziyarette bulunacağı bilgisini paylaşmıştı.SINIR GÜVENLİĞİ TARTIŞMASI DEVAM EDİYOR ABD Kongresinde, Demokratlar ile Cumhuriyetçiler arasındaki sınır güvenliği konusu özellikle bütçe tasarılarında sürecin tıkanmasına neden oluyor. 2024 mali yılı bütçesi, yeterince sınır güvenliğine para ayrılmadığı gerekçesiyle Temsilciler Meclisindeki Cumhuriyetçiler tarafından reddediliyor ve ülke bu yüzden, 1 Ekim 2023’ten bu yana geçici bütçelerle idare ediliyor. ABD Temsilciler Meclisinin Cumhuriyetçi üyeleri, Ukrayna ve İsrail’e yapılacak yardımları da kapsayan yaklaşık 95 milyar dolarlık dış yardım paketini benzer gerekçelerle onaylamamak için diretiyor. Ülkede yapılan bazı anketlerde, Amerikalı seçmenin yasa dışı göçü “ciddi sorun” olarak gördüğü, güvenlik ve ekonomi gibi konularda Trump’a Biden’dan daha çok güvendiği kaydediliyor.

    Devamını Oku

    ABD Başkanı Biden’a Filistin protestosu: 50’ye yakın protestocu gözaltına alındı

    ABD Başkanı Biden’a Filistin protestosu: 50’ye yakın protestocu gözaltına alındı
    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL

    ABD Başkanı Biden'a Filistin protestosu: 50'ye yakın protestocu gözaltına alındı

    ABD Başkanı Joe Biden, Amerikalı komedyen Seth Meyers’in programına katılmak için New York’a geldi. Manhattan’daki Rockefeller Plaza binasında gerçekleşen program sırasında polis bölgede güvenlik önlemleri alırken, kentte yaşayan vatandaşlar Biden’ı görebilmek için binanın önünde toplandı. Biden’ın programı öncesinde protesto eden Filistin destekçisi yaklaşık 50 aktivist gözaltına alındı.

    ABD Başkanı Joe Biden’ı, New York’a katılacağı program öncesinde protesto eden Filistin destekçisi yaklaşık 50 aktivist gözaltına alındı.
    Manhattan’daki Rockefeller Plaza binasında bulunan NBC televizyon kanalının lobisini basan yüzlerce protestocu, Biden’ın Amerikalı komedyen Seth Meyers’in programına katılmasını engellemeye çalıştı.
    NBC binasının lobisinde oturma eylemi yapan çoğu Yahudi asıllı Filistin yanlısı aktivist, açtıkları pankartla, Gazze’de soykırım yapmakla suçlanan İsrail’e “acil ateşkes”, Biden’a da ABD’nin İsrail’e yaptığı desteği sonlandırma çağrısında bulundu.
    New York Polis Teşkilatı (NYPD) tarafından televizyon binasının çevresinde ve lobisinde geniş güvenlik önlemleri alındığı görüldü.
    50’ye yakın gösterici de gözaltına alınarak polis otobüslerine bindirildi.
    Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, “Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlere yönelik sürekli ihlallere karşılık verme” gerekçesiyle İsrail’e 7 Ekim 2023’te kapsamlı saldırı düzenledi.
    İsrail, 7 Ekim’deki saldırılarda 1200 İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin de yaralandığını açıkladı.
    İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda en az 12 bin 660’ı çocuk, 8 bin 570’i kadın olmak üzere 29 bin 782 Filistinli öldürüldü, 70 bin 43 kişi yaralandı.
    Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.
    İsrail ordusu, Gazze Şeridi’ne saldırılarının başladığı 7 Ekim’den bu yana 240’ı karadan işgal sürecinde olmak üzere 580 askerinin öldürüldüğünü duyurdu.
    Çatışmalara 24 Kasım 2023’te 4 günlüğüne verilen ve daha sonra 3 gün daha uzatılan “insani ara”da 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakıldı. Öte yandan İsrail, binlerce Filistinliyi alıkoyup hapsetmeye devam etti.
    İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te de 7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail güçleri ile yasa dışı Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 406 Filistinli hayatını kaybetti.
    İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 8 Ekim 2023’ten bu yana yaşanan çatışmalarda 212 Hizbullah mensubu, 11 Emel mensubu, 12 Filistin İslami Cihad Hareketi ve 12 Hamas Hareketi mensubunun yanı sıra 43 Lübnanlı sivil, 1’i asker 2 Lübnan güvenlik görevlisi, 6 İsrailli sivil ve 11 İsrail askeri hayatını kaybetti.
    Devamını Oku

    Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.